Türklerin İslamiyete Hizmetleri Ne Zaman Başladı ve Neler Olmuştur?

Türklerin islamiyete hizmetleri ne zaman, nerede ve nasıl başladığına genel olarak bakalım.

Türklerin İslamiyet’i kabulü, hem Türk tarihi, hem İslam tarihi ve hem de dünya tarihinin önemli olaylarından birisidir. Çünkü Türkler, İslamiyet’in korunup geniş alanlara yayılmasında, İslam kültür ve medeniyetinin gelişmesinde önemli görevler üstlendiler.

Türklerin İslamiyete Hizmetleri Abbasiler ile Başladı

Türkler özellikle Abbasilerden itibaren halifelik orduları içinde yer aldılar. Tarihi kaynaklara göre ilk defa Türkleri devlet hizmetinde görevlendiren halife Cafer el Mansur olmuştur. Halife Harun Reşid’in muhafız birliğinin tamamen Türklerden meydana geldiği de bilinmektedir.

Bizans sınırındaki Antep, Urfa, Tarsus gibi şehirlere yerleştirilen Türkler, İslam Devleti’ni Bizans tehlikesine karşı korudular. Türklerin yerleştirildiği bu sınır şehirlerine “Avasım” adı verilirdi. Abbasiler dönemi’nde halifenin emrinde bulunan Türk komutanların bu devlete büyük hizmetleri olmuştur.

Halife Mansur, oğlu Mehdi’ye vasiyette bulunurken Türklerin önemini şöyle anlatır: “Horasan halkından çok dost edin. Çünkü onlar bu devlet uğrunda mallarını ve canlarını feda etmiş, en büyük yardımcıların ve taraftarlarındır”.

Harun Reşid’in halife olan oğulları Memun ve Mutasım zamanında devlet içinde Türklerin ağırlığı artarak devam etti. Memun zamanında Bağdat’da ordu mensubu Türklerin sayısı 18.000’ i buldu. Hilafet ordusunda; Afşin, Aşnas et-Türkı, Baga el-Kebir, Hakan Urtuc gibi beyler başlıca komutanlar olarak görev yapmaktaydı.

Halife Mutasım zamanında (833-842), Türklerin durumu daha da sağlamlaştı. Hatta halife, Bağdat’ın kuzeyinde sadece Türklere ait Samerra şehrini kurdurdu. Samerra’da bulunan Türk birlikleri; giydikleri elbiseler ve aldıkları ücretin farklı oluşu sebebiyle diğer birliklerden daha imtiyazlı oldular. Türklere çok güvenen Mutasım, hilafet merkezini bu şehre taşıdı. Böylece halife canını bile sadece Türklere emanet etmiş oluyordu. İslam tarihine, Samerra Devri olarak geçen bu dönemde Türkler sadece orduda değil, siyasi ve idari sahada da büyük nüfuz kazandılar. Türkler, halifenin seçiminde bile söz sahibi hâline geldiler.

945 yılında Bağdat’ı işgal eden Büveyhîler, halifeyi adeta gözaltına aldılar. Abbasi Halifesi Kaimbiemrillah’ı bu durumdan Selçuklu hükümdarı Tuğrul Bey kurtardı. Abbasi Halifesi, bu yardımlarından dolayı Tuğrul Bey’e doğunun ve batının sultanı unvanını verdi. Böylece Türkler İslam dünyasının siyasi liderliğini ele geçirdiler. Türkler, uzun yıllar bir taraftan İslam dünyasındaki parçalanmaları önlediler bir taraftan da Bizans’ın ve Haçlı ordularının saldırılarına karşı İslam dünyasını korudular.

Türklerin islamiyete hizmetleri
Resim 01.13 Farabi

Türkler tıp, astronomi, matematik, felsefe, coğrafya ve dinî ilimlerde de yetiştirdikleri bilim adamlarıyla, İslam medeniyetinin gelişmesinde büyük rol oynadılar. Matematik alanında Harezmi, matematik, coğrafya ve astronomi alanında Birûni, felsefede Farabi, tıp alanında İbn-i Sina ve kelam ilminde de Gazali çok önemli eserler yazdılar.

Türklerin islamiyete hizmetleri
Resim 01.14 İbni Sina

Böylece Türkler İslam kültür ve medeniyetinin, doğuda Hindistan’a, batıda Avrupa içlerine kadar yayılmasını sağladılar.

Türklerin islamiyete hizmetleri
Resim 01.15 Biruni

Yorum yapın