Soyadı Kanunu

Osmanlı Devleti’nde kişilerin kimliklerinin saptanmasında büyük güçlüklerle karşılaşılıyordu.

Kişiler isimlerinin, lakaplarının ve bulunduğu yerlerin aynı olması yüzünden karıştırılıyordu. Özellikle okul, tapu, miras, vergi toplama, askerlik ve devlet kurumları tarafından yürütülen diğer işlerde bu benzerlik ciddi sorunlara yol açıyordu.

Mustafa Kemal Atatürk’ün nüfus cüzdanı

Örneğin; vatandaşlar herhangi bir işlem sırasında Kayserili Yusuf oğlu Ziya gibi isimlerle çağrılıyorlardı. Bazen mahkemelerde, suçluların yerine suçsuz insanlar bile ceza alabiliyordu. Bu tür sorunların çözümü için Türkiye Büyük Millet Meclisinde 21 Haziran 1934’te kabul edilen Soyadı Kanunu 2 Temmuz 1934 tarihinde yürürlüğe girdi.

Bu yasanın maddeleri şunlardır:

  • Her Türk öz adından başka soyadını da taşımaya mecburdur. (1. madde)
  • Söyleyişte, yazılışta, imzada öz ad önde, soyadı sonda kullanılır. (2. madde)
  • Rütbe ve memuriyet, aşiret ve yabancı ırk ve millet isimleriyle umumi edeplere uygun olmayan veya iğrenç ve gülünç olan soyadları kullanılamaz. (3. madde)

Soyadı Kanunu’nun kabulünden sonra herkes, uygun bir soyadı almıştır. Bazı kişilerin soyadını bizzat Atatürk vermiştir. Örneğin İsmet Paşa’ya “İnönü” soyadını veren Atatürk’tür. Diğer yandan 24 Kasım 1934 tarihinde, İsmet İnönü’nün önerisi ile Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilen bir yasayla, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve Türk milletine yaptığı hizmetlerden dolayı bir şükran ifadesi olarak Mustafa Kemal’e “ATATÜRK” soyadı verilmiştir. Atatürk soyadı, sadece Mustafa Kemal Atatürk’e aittir.

Başkaları tarafından kullanılamaz. Hayatını Türk milletine adamış, yeni bir devlet kurmuş olan Mustafa Kemal’e Türk milleti en güzel soyadını vermiştir.

26 Kasım 1934 tarihinde TBMM’de kabul edilen “Lakap ve Unvanların Kaldırılmasına Dair Kanun”un uygulanmasıyla toplum içinde bazı derece ve ayrıcalık durumlarını belirten unvanlar kaldırıldı. Bu yasaya göre;

  • Ağa, hacı, hafız, hoca, molla, efendi, bey, beyefendi, paşa, hanım, hazretleri gibi unvanların ve lakapların kullanılması yasaklanmış,
  • Erkek ve kadın yurttaşlar, yasa karşısında ve resmî belgelerde yalnız adlarıyla anılmışlardır.

Atatürk, Soyadı Kanunu ile Türk milletine millî kimlik kazandırmayı, çağdaş bir toplum oluşturmayı amaç edinmiştir. Bu hedefe ulaşmak, millî benliğini, dilini, tarihini ve ortak kültürünü koruyarak yükseltmekle mümkündür.

Yorum yapın