Psikoloji Bilimindeki Önemli Yaklaşımlar ve Tablo Halinde Özellikleri

Yaklaşım Savunanlar Görüşleri
 Yapısalcı yaklaşım (strüktüralizm)  Wilhelm Wundt Psikoloji, insan zihninin yapısını, ögelerini incelemelidir. Kullanılacak teknik, içe bakış ya da iç gözlem (bireyin kendi kendisini gözleyip elde ettiği bilgileri, araştırmacıya aktarması) olmalıdır. Zihnin yapısının ve ögelerinin araştırılabileceğini ortaya koyduğundan günümüz psikolojisine giden yolu açmıştır. Ancak iç gözlem sağlam bilgiler elde etmeye uygun bir yöntem olmadığı için de eleştirilmiştir.
 İşlevselci yaklaşım (fonksiyonalizm)  William James

(Vilyım Ceymis, 1842-1910)

John Dewey

(Con Dövi, 1859-1952)

Zihnin yapısı yanında davranışın ve zihinsel yaşamın, organizmanın çevreye uyumunda ne gibi işlevleri bulunduğunun da incelenmesi gerektiğini savunur. Çünkü davranış ve zihinsel süreçler kişinin değişen çevre koşullarına uyumunu sağlar. Bu yaklaşım, kişinin tüm davranışlarını uyum çabasına indirgediği için eleştirilmiştir.
 Davranışçı yaklaşım John Watson

(Con Vatsın, 1878-1958)

Frederic Skinner

(Frederik Sikeynır,1904-1990)

Edward Thorndike

(Edvırd Törndayk, 1874-1949)

Uyarıcı-tepki (U-T) psikolojisi olarak da bilinir. Organizmanın içinde olup biten biyolojik veya bilişsel süreçlerle ilgilenmez. Amacı, çevredeki uyarıcılarla ortaya çıkan davranış arasındaki ilişkiyi gözlem ve deney yoluyla incelemektir. Bu yaklaşım, çevreye fazla önem verdiği, zihinsel süreçlerin incelenemeyeceğini savunduğu için eleştirilmiştir.
  Psikodinamik yaklaşım Sigmund Freud

(Sigmund Froyd, 1856-1939)

Alfred Adler (1870-1937)

Karl Jung (Karl Yung, 18751961)

Erich Fromm

(Erih From, 1900-1980)

İnsan, doğuştan gelen iki temel eğilime sahiptir: cinsellik ve saldırganlık. Bunlar, onun bir toplum içinde yaşamasını zorlaştırdığından sürekli baskı altında tutulur ve bilinçli olmayan bir alana itilir. Ruhsal yapı birbiriyle ilişkili üç kavramla açıklanır: bilinçaltı, bilinç ve bilinç öncesi. Psikoloji, kişilikteki aksaklıkların bilinçaltındaki nedenlerini bulmalı ve tedavi etmelidir. Bunun için de bireyin geçmiş yaşantısını ortaya çıkarmayı amaçlayan vaka incelemesi yöntemini kullanmalıdır. Tedaviye yönelik olarak da klinik yöntemlerden yararlanmalıdır.
 Hümanistik yaklaşım  Abraham Maslow

(Abraham Maslov, 1908-1970)

Carl Rogers

(Karl Racırs, 1902-1987)

Bu yaklaşıma göre insanın doğumla başlayan ve ömür boyu süren fizyolojik, toplumsal ve psikolojik (açlık, cinsellik, susuzluk, uyku, güven, sevgi, saygı, kendini gerçekleştirme vb.) gereksinimleri vardır. Bunların karşılanmaması ruhsal yaşamın bütünlüğünü bozar. İnsan, gereksinimlerini önem sırasına göre doyurmalı ve sağladığı doyuma göre aşama aşama gelişmelidir. Gelişme gücünü kendinden alan, oluşum hâlinde bir varlıktır. Bu yaklaşım, ortaya koyduğu grup terapisi ve psikodrama gibi bazı tekniklerle psikolojiye katkıda bulunmuştur. Ancak deney yöntemini reddettiği için de eleştirilmiştir.
 Bilişsel yaklaşım  

 Jean Piaget

(Jan Piyaje, 1896-1980)

İnsan pasif bir varlık değil, uyarıcıları algılayan, işleyen, anlamlandıran aktif bir sistemdir. Bu nedenle psikoloji, dıştan gözlenemeyen bilişsel süreçlerin türü ve yapısıyla gözlenebilen davranışların türü ve özellikleri arasındaki ilişkiyi araştırmalıdır. Bilişsel yaklaşım, zihinsel süreçleri incelerken deneysel yöntemler kullanmaya özellikle dikkat eder. Bireyin dış dünyayı nasıl içselleştirip uyarıcıları kendisine özgü bir biçimde algıladığını anlamak ister. Bu yaklaşım, davranışın oluşumunda bilişsel süreçlere fazla ağırlık verdiğinden eleştirilmiştir.
 Biyolojik yaklaşım  Adolf Meyer(1866-1950) Bu yaklaşıma göre her davranışın temelinde son derece karmaşık sinirsel oluşumlar yer alır. Beyinde gerçekleşen sinirsel oluşumlar dizisi kaslara geçer ve gözlenebilen davranışlar hâlinde dışarıya yansır. Bu da beynin yapı ve işleyişiyle davranış arasında ilişki olduğunu göstermektedir. Biyolojik yaklaşım, davranışı yalnızca biyolojik nedenlerle açıklamaya çalıştığı için eleştirilmiştir.

Yorum yapın