Osmanlı Çini Sanatı ve Teknikleri

Osmanlı Beyliği’nin İznik, Bursa ve Kütahya bölgesinde güçlenmesiyle birlikte 14. yüzyılın sonlarından başlayarak Anadolu çini ve seramik sanatında yeni bir atılım dönemi başlar. Bu yeni ürünlerde Selçuklu geleneğini sürdüren firuze, kobalt mavisi, patlıcan moru, siyah renkli sırlara ilaveten yeni olarak beyaz, fıstık yeşili, sarı, eflatun rengi sırlar kullanılmıştır.

ır karışımı renklerine göre farklılıklar gösterir. Saydam sırda genellikle kurşun, mat sırda çinko karışımı kullanılır. Kitle hâlindeki sır toz hâline getirilip su ile karıştırılarak kurutulmuş çiniye veya seramiğe sürülür ve fırınlanarak sert bir tabaka şeklinde alt yapıyla kaynaşır.

a. Tek Renkli Sırlı Çiniler:

Osmanlı Beyliği’nin İznik, Bursa, Kütahya ve Edirne’de  güçlenmesiyle yoğun  bir imar faaliyetine girdiği bilinmektedir. Bu eserlerden çoğu çiniyle bezenir. Çini alanlarda farklı teknikler uygulanmıştır. Kare, dikdörtgen, üçgen ya da altıgen şekilli çinilerle cami, medrese, türbe gibi dinî yapılar kaplanmıştır.

b. Çini Mozaik Tekniği:

Erken Osmanlı eserlerinde çini levhalarla yapılan süslemelerin “çini mozaik”  adı verilen ufak çini parçacıklarıyla oluşturulan düzeylerle birlikte kullanıldığı bilinmektedir. Eserleri nakış gibi bezeyen çini mozaik tekniği sarı, beyaz, yeşil renklerle daha da zenginleşir.

Renkli Sır Tekniği:

Çinilerde desen hamura basılarak veya kazınarak işlenir. Çini fırınlandıktan sonra üzerine astar sürülmeden mavi, füme, lacivert, siyah, beyaz, sarı, mor veya eflatun, fıstık yeşili renkli sırlarla desen boyanır. Şekillerin karışmaması için aralarına sürülen balmumunun erimesi ile şekiller arasındaki konturlar çini hamurunun renginde kırmızı olarak ortaya çıkar. Çiniler yer yer altın yaldızla süslenir.

Yavuz Sultan Selim Camisi (Resim 03.11 ) ve Türbesi, Topkapı Sarayı ve Bursa Yeşil Cami ve Türbesi en tanınmış örneklerdir.

Resim. 03.12: İstanbul Yavuz Sultan Selim Camisi çinileri

Kırmızı Sır Altı İznik ve Kütahya Çinileri:

Bu dönemin çinileri beyaz renk hamur üzerinde sır altı tekniğinde işlenen ve Şam tipinden daha canlı mavi, lacivert, firuze, yeşil, siyah, eflatun renklerin yanı sıra domates kırmızısı ile tanınır. Mimar Sinan’ın ünlü Süleymaniye Camisi’nin çinileri en erken örneklerindendir.

İstanbul’da Kanuni Sultan Süleyman’ın Sadrazamı Rüstem Paşa’nın yaptırdığı Rüstem Paşa Camisi’nin çinileri büyük desen ve kompozisyon çeşitliliği ile kırmızılı, îznik çinilerinin saray nakkaşhanelerinde düzenlenen desenlerinin zenginliğini sergiler. Klasik Osmanlı Dönemi camilerini, imaretlerini, medreselerini, hamamlarını, köşklerini, çeşmelerini, saraylarını, türbelerini süsleyen çiniler; gül, nar, menekşe, sümbül, lotus, ağlayan gelin çiçeği, küpe çiçeği ve bulut motifleriyle süslüdür.

17. yüzyıla gelindiğinde çini sanatındaki gelişme durmuş, renkler eski gücünü yitirmiştir. Bunda Celali İsyanlarının da etkisi olmuştur. İznik’teki atölyelerin üretimlerinin azalmasıyla yeni bir merkezi olarak Kütahya ön plana çıkmıştır.

Yorum yapın