Neolitik Çağda Anadolu (Cilalı Taş Çağ/MÖ 8000-5500) | Çayönü, Çatalhöyük

Neolitik Çağ, insan topluluklarının göçebe, yoğun toplayıcı ve avcı, tüketici yaşam biçimi yerine yerleşik düzene, tarıma ve hayvan besiciliğine dayalı yaşam biçimine geçtikleri dönemdir.

İlk köy yaşamına geçilmesi, sürtme taş aletlerin cilalanması, çanak çömlek yapımının başlaması bu çağda gercekleştirilmiştir.

Bu dönemde yerleşim için verimli ovalar, su kenarları, zengin bitki örtülü alanlar seçilmiştir. Buğday, arpa, mercimek gibi tahıllar yetiştirilmeye başlanmıştır. Un elde etmek için öğütme taşları, yiyecekleri saklamak ve pişirmek amacıyla keramik denilen kil çanak çömlekler kullanılmıştır. Ayrıca koyun ve keçi evcilleştirilmeye başlanmıştır.

Neolitik Çağ’ın en önemli göstergelerinden biri de kalıcı yerleşim yerlerinin kurulmuş olmasıdır. Köyler ve şehirler oluşmaya başlamıştır.

Höyük

Höyük, değişik uygarlıklara ait yerleşimlerin üst üste zaman içinde yığılmasıyla topraktan meydana gelen yassı büyük tepelere verilen addır.

Takas yoluyla yapılan ticaretin gelişim gösterdiği Neolitik Çağ’ın en değerli ticaret eşyası cama benzeyen obsidiyendir. Diğer ticaret malları arasında dokumalar, süslü çömlekler, nazar, büyü ve kötülüklere karşı koruyucu etkisi olduğuna inanılan takıları sayabiliriz.

Anadolu’daki Neolitik Çağ’a ait yerleşim merkezleri Çayönü (Diyarbakır), Çatalhöyük (Konya), Canhasan (Karaman), Gözlükule (Tarsus), Söğüt Tarlası (Şanlıurfa), Hacılar (Burdur), Köşkhöyük (Niğde)’ tür.

Çayönü: Diyarbakır’ın Ergani ilçesindeki Çayönü antik kenti Cilalı Taş Devri’ne yani günümüzden yaklaşık 9000 yıl öncesine dayanmaktadır. Burası ilk yerleşik hayata geçilen yerlerdendir. Çayönü’nden çıkartılan öğütme taşları, çakmak taşı, kemikten ve bakırdan yapılan çeşitli aletler, kilden kadın heykelcikleri, Çayönü Höyüğü’nde oturan insanlar Anadolu’nun en eski çiftçileridir.

Buğday yetiştirmeyi, hasatı ve öğütmeyi bildikleri, kazılardaki buluntular kanıtlamaktadır. Bu buluntular Diyarbakır Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir.

Çatalhöyük: Konya’nın Çumra ilçesi yakınlarında bulunan, Neolitik Çağ’a ait bilinen en büyük yerleşim merkezlerinden biridir. Yerleşim, birbirine bitişik olarak yapılmış, aralarında sokak bulunmayan, çok sayıdaki evin oluşturduğu, büyük mahalleler biçiminde düzenlenmiştir. Mahalleler arasında dar yollar bırakılmış ve evlere ayrı giriş verilmemiştir.

Çatalhöyük

Bu nedenle mahalle içindeki geçişlerin, birbirine bitişik evlerin damları üzerinden sağlandığı anlaşılmaktadır. Birkaç odadan oluşan Çatalhöyük evleri kerpiç- ten yapılıp duvarlar beyaz kille sıvanmıştır.

Yapıların duvarlarında panolar halinde resimler, kabartmalar yer alır. Duvar resimleri beyaz sıva üstüne kırmızı, sarı, siyah ve yeşille yapılmıştır. Tanrıça ve insan figürlerinin yanı sıra boğa, geyik, pars gibi hayvanlarla akbaba türü kuşlar da görülür. Diğer bir duvar resminde ise Çatalhöyük yakınlarındaki Hasan Dağı ve eteklerinde yer alan köy, şematik bir biçimde yansıtılmıştır.

Çatalhöyük’ün simgesi haline gelmiş iki heykelcikten birinde iki yanında parslarıyla oturan bir ana tanrıça, ötekindeyse kucağında pars yavrusu tutan tanrıça canlandırılmıştır. Evlerin iç kısımlarında kerpiçten yapılma sekiler, kubbeli fırınlar, ocaklar ve yiyeceklerin saklandığı kiler bulunmaktadır (Resim 02.03).

Resim. 02.03: Çatalhöyük evi, detay

Ayrıca buluntular arasında tarım aletleri, obsidiyen aynalar, dokumacılıkta kullanılan taraklar, tezgah ağırlıkları, çömlek parçaları, renkli taşlardan yapılmış takı ve süs eşyalarına rastlanmaktadır.

Çatalhöyük’ten çıkarılan eserlerin büyük bir bölümü An- kara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde bulunmaktadır.

Yorum yapın