İslam’ın Yayılmasında İslam Prensipleri Etkisi

İslam‘ın yayılmasında islam prensipleri nasıl etkili olmuştur bakalım.

Kur’an-ı Kerim, Arapların İslamiyet’e kitleler hâlinde girmesine sebep olan en önemli unsurlardan biridir. Fakat Araplar dışındaki toplumlar, Türkler, İranlılar, Hind, Çin, Endonezya ve Afrika insanları bu dine nasıl girdiler?

İslam'ın Yayılmasında İslam Prensipleri Etkisi
Resim 01.09 llah ve Muhammed Yazılı Resim

Ahmed Çelebi, «İslam Düşüncesinde Siyaset» isimli kitabında İslam Prensipleri Hakkında şöyle der:

«İslami hükümet, halkı için yaşar, onların mutluluğu için çalışır, halkın rahat etmesi için yorulur. İslami hükümet halkın güven ve huzur içerisinde uyuması için uykusuz kalır. Hz. Peygamber ve Hulefâ-i Raşidin devrinde İslami hükümet böyle idi veya bundan daha ileride idi»

İslam'ın Yayılmasında İslam Prensipleri Etkisi
Resim 01.08 Hz Muhammed’in (s.a.v.)Mührü, Topkapı Sarayı

Hz. Muhammed (SAV) ve Hülefa-i Raşidin İslam’ın getirdiği prensipleri yaşaması için güçlüklere göğüs gerdiler. Bu prensipler onların kanlarına karıştı. Onlar hayatın lezzet ve nimetini bu prensiplerde buldular ve ona uydular. Onlar bu lezzet ve nimet uğruna İslam’ın prensiplerini tatbik etmede çok hassas davrandılar.

  • Eşitlik
  • Adalet
  • Fakir devlet başkanı

Önce Arap Yarımadası’nda, daha sonra da cihan çapında kurulu düzeni ters çevirip görüşleri değiştiren ve yolları İslam hakimiyetine açan işte bu kelimelerdir. İslam, insanların eşitliğinden bahsettiği zaman yeryüzünün birçok yerinde insanlar arasında sınıf ayrımı vardı.

İslam'ın Yayılmasında İslam Prensipleri Etkisi
Resim 01.10 Mukaddes Emanetlerden Kâbe AnahtarıTopkapı Sarayı

İslam eşitlik ve  adaleti  getirmiş tir. İslam’dan önce İran hükümdarları damarlarında ilahî bir kan dolaştığını, kendilerinin beşer tabiatının dışında bir tabiata sahip olduklarını, derecelerinin onlardan daha yüce ve durumlarının daha üstün olduğunu iddia ediyorlardı. İslam, Hz. Muhammed veya daha sonraki halifeleriyle idare edilenler arasında tam bir eşitliği gerçekleştirdi. Farklılık sadece takvada idi. Allah katında insan olarak herkes eşitti. Üstelik İslam bu eşitliği yalnız Müslümanlar için değil, hükmettiği bütün insanlar için uyguluyordu.

İslam'ın Yayılmasında İslam Prensipleri Etkisi
Resim 01.11 Mukaddes Emanetler İçinde Yer Alan Sahabelere Ait KılıçlarTopkapı Müzesi

Hz. Ömer bir gün kılıcını kaybetti. Bunu bir Yahudi buldu ve kılıcın kendisinin olduğunu iddia etti. Halife işi mahkemeye aksettirdi. Mahkemeye vardıklarında Hz. Ömer ve Yahudi kadının huzurunda oturdular. Kadı, Hz. Ömer’e sorduğunda Hz. Ömer kılıcın kendisinin olduğunu söyledi. Yahudi ise bunu inkâr ederek kılıcın kendine ait olduğunu iddia etti. Kadı, Hz. Ömer’den kılıcın kendisinin olduğuna dair delil göstermesini istedi. Hz. Ömer, delil gösteremedi. Bunun üzerine kadı kılıcın Yahudi’nin olduğuna hüküm verdi. Yahudi, İslam’ın kudret sahibi bir halife ile başka dine mensup sade bir vatandaş arasında gerçekleştirdiği eşitliğe, kadının huzurunda halifenin kendisiyle beraber nasıl oturduğuna, sonra kadının Hz. Ömer’in sözünü kabul etmeyerek Yahudi’ nin lehine nasıl hüküm verdiğine hayret etti ve daha fazla dayanamayıp kılıcın Hz. Ömer’e ait olduğunu belirtti ve Müslüman oldu.

İslam’ın geldiği zamanlarda bilinen şey,  kralın mal biriktirip servetini artırma sı idi. Bir kısım Arapların kendisine Melikü’l-Mülûk “hükümdarların hükümdarı” dedikleri Hz. Muhammed ise elbisesini yamıyor, ayakkabısını dikiyordu. Hz. Ebû Bekir, Müslüman olmadan önce zengindi. Sonra malının çoğunu Allah yolunda harcadı. İran, Suriye ve Mısır’ı idaresi altına alan Hz. Ömer, küçük bir evde yaşıyor mescitte uyuyor ve fukara elbisesi giyiyordu.

Hz. Osman, Arap tüccarlarının en zenginlerindendi. Bütün malını Allah yolunda harcamıştır.

Hz. Ali, kendi ihtiyacı olduğu hâlde yanındaki yiyeceği fakirlere vermiş ve hakkında: “İhtiyaç içinde olsalar bile onları kendilerine tercih ederler.» ayeti (Haşr suresi,ayet 9) nazil olmuştur.

İnsanlar kendilerine, rüyada bile ulaşamayacakları ölçüde insani bir yapı sunan ve haklar getiren bu dine girmek için adeta akın etmişlerdir. Tarihî kaynaklar açıklamaktadır ki İslam’ın yayılması kılıç ve kuvvetle değil, adalet ve eşitlikle olmuştur. ( Doğuştan Günümüze Büyük İslam Tarihi,C,1, s 566-571’den özetlenmiştir.)

Yorum yapın