İnsanların Doğal Ortamı Kullanma Şekilleri

İnsan yeryüzünde yaşamaya başladığı andan itibaren içinde bulunduğu doğal çevreye uyum sağlamaya ve ondan yararlanmaya çalışmıştır. İnsanlar beslenme, barınma ve giyinme gibi temel ihtiyaçlara gereksinim duymuştur.

Zaman içinde insanın temel ihtiyaçlarında çok büyük değişiklikler olmamıştır. Ancak bunları gidermenin yolları değişmiş ve çeşitlenmiştir.

Doğal çevre, insanlara ihtiyaçlarını karşılamaları ve yaşamlarını sürdürebilmeleri için pek çok imkân sunmaktadır. İnsanlar istek ve ihtiyaçları ile doğal çevrenin özellikleri doğrultusunda bu imkânlardan yararlanarak bazı faaliyetlerde bulunur.

Bu faaliyetler sırasında doğayı etkiler ve şekillendirir. Örneğin ev, okul, yol, alışveriş merkezleri inşa eder (Görsel 4.1). Barajlardan içme suyu, sulama ve elektrik üretiminde yararlanır. Tarım alanları oluşturur ve toprağı işleyerek tarımsal faaliyetlerde bulunur.

Görsel 4.1 İnsanlar inşa ettikleri yapılarla doğal görünümde değişikliğe yol açarlar (New York-ABD).
Görsel 4.1 İnsanlar inşa ettikleri yapılarla doğal görünümde değişikliğe yol açarlar (New York-ABD).

19. yy.dan itibaren yaşanan hızlı teknolojik gelişmeler doğa-insan etkileşimine yeni bir boyut kazandırmıştır. İnsanlar doğal ortam hakkında daha fazla bilgiye sahip olduklarında çevreyi değiştirme ve şekillendirme becerileri arttı. Zamanla bilgi birikimi, düşünce ve yetenekleri sayesinde yeni teknikler geliştirdi.

Malların ve insanların hızlı ve güvenli bir şekilde taşınması, seyahat ve ticaret kolaylıkları sonucu fiziksel engeller de ortadan kalktı. Bu gelişmeler sonucunda insanlar doğadan daha fazla yararlanmaya başladı.

Günümüzde insanlar doğal koşulların elverişli olmadığı durumlarda da doğal ortamdan faydalanabilmektedir. Bilim ve teknolojinin ilerlemesi ile birlikte doğal koşulların oluşturduğu bazı zorluklar aşılabilmiştir. Örneğin denizler, ulaşımın sağlanmasında önceleri aşılması güç bir engeldi ve kullanılamıyordu.

Bugün ise yeni teknolojiler sayesinde denizlerden dolgu yolu ile elde edilen alanlarda havalimanları, yollar vb. yapılarak ulaşım kolaylaştırılmıştır. Örneğin Türkiye’de deniz üzerine inşa edilen ilk havalimanı olan Ordu-Giresun Havalimanı, bölgede yaşayan insanlar için hava yolu ulaşımına imkân sağlamıştır (Görsel 4.2).

Görsel 4.2 Ordu-Giresun Havalimanı deniz doldurularak yapılmıştır.
Görsel 4.2 Ordu-Giresun Havalimanı deniz doldurularak yapılmıştır.

Yeryüzü şekillerinin ulaşımı güçleştirdiği alanlarda çözüm yolları aranmıştır. Örneğin Karadeniz kıyılarında ulaşım sorunlarının çözümü için Karadeniz Sahil Yolu Projesi gerçekleştirilmiştir.

Samsun’dan başlayıp Sarp Sınır Kapısı’nda sona eren Karadeniz Sahil Yolu, denize dolgu yapılarak inşa edilmiştir (Görsel 4.3). Böylece bölgedeki yerleşim yerleri arasındaki ulaşım kolaylaşmış, seyahat süresi kısalmış ve seyahat daha güvenli hâle gelmiştir.

Görsel 4.3 Karadeniz Sahil Yolu kıyı şeridi doldurularak inşa edilmiştir.
Görsel 4.3 Karadeniz Sahil Yolu kıyı şeridi doldurularak inşa edilmiştir.

Verilen örneklerin yanı sıra denizin içinde veya tabanında oluşturulan tüp geçit ya da tüneller sayesinde ulaşımda ortaya çıkan zorlukların üstesinden gelinebilmiştir. Örneğin İstanbul’un trafik sorunlarına çözüm getirmek amacıyla hayata geçirilen Marmaray, dünya genelinde gerçekleştirilen en önemli ulaşım projelerinden biridir (Görsel 4.4).

Görsel 4.4 Marmaray (İstanbul)
Görsel 4.4 Marmaray (İstanbul)

Marmaray ile İstanbul’un Asya ve Avrupa yakalarındaki demir yolu hatları, İstanbul Boğazı’nın tabanına yerleştirilen bir tüp tünelle birleştirilmiştir. Böylece hem İstanbul’un kentsel ulaşım sorunlarının çözülmesine katkı sağlanmış hem de İstanbul’daki doğal güzelliklerin ve tarihî eserlerin korunması amaçlanmıştır.

Marmaray Projesi sayesinde Doğu Asya’dan Batı Avrupa’ya, Pekin’den Londra’ya kesintisiz demir yolu bağlantısı sağlanacak ve Türkiye Modern İpek Yolu’nun en avantajlı ülkesi konumuna gelecektir.

İnsanların doğal çevreyi kullanımına bir diğer örnek ise dünyada deniz altından (İstanbul Boğazı) geçen, ilk iki katlı kara yolu olan Avrasya Tüneli’dir. Asya ile Avrupa kıtalarını deniz tabanının altından kara yolu ile birleştiren proje sadece otomobil, minibüs gibi hafif araçlar için tasarlanmıştır.

Tünel tsunamiden bile etkilenmeyecek şekilde planlanmış olup üstün güvenlik özellikleri ile sığınak olarak da kullanılabilir niteliktedir. Avrasya Tüneli ile seyahat süresi oldukça kısalmış olup İstanbul’daki köprülerin trafik yükü hafiflemiştir (Görsel 4.5).

Görsel 4.5 Avrasya Tüneli boğazın iki yakası arasındaki kara yolu ulaşımını kolaylaştırmıştır (İstanbul).
Görsel 4.5 Avrasya Tüneli boğazın iki yakası arasındaki kara yolu ulaşımını kolaylaştırmıştır (İstanbul).

Doğal çevreden yararlanma şekillerinden biri de turizm faaliyetleridir. Örneğin Dubai, sahil şeridini uzatmak ve turizmi artırmak amacı ile Palmiye Adaları Projesi’ni gerçekleştirmiştir (Görsel 4.6).

Görsel 4.6 Palmiye Adaları (Dubai-Birleşik Arap Emirlikleri)
Görsel 4.6 Palmiye Adaları (Dubai-Birleşik Arap Emirlikleri)

Palmiyeler, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai’deki Basra Körfezi kıyısında inşa edilen üç adadan oluşmuştur. Yukarıdan bakıldığında ikisi palmiye ağaçları şeklinde görülür. Üçüncüsü olan Dünya Adaları ise bir dünya haritasını çağrıştırır.

Palmiyeler, tonlarca kum ve kaya ile denizin doldurulması sonucu oluşturulmuştur. Palmiye Adaları’nda parklar, alışveriş merkezleri, lüks konutlar, oteller, su parkları, bahçeler, golf sahaları bulunur (Görsel 4.7). Denize inşa edilen bu adalardan turizm alanı oluşturulmuş ve burası dünya turizmine kazandırılmıştır.

Görsel 4.7 Palmiye Adaları’nda çok sayıda otel, alışveriş merkezi vb. bulunur (Dubai-Birleşik Arap Emirlikleri).
Görsel 4.7 Palmiye Adaları’nda çok sayıda otel, alışveriş merkezi vb. bulunur (Dubai-Birleşik Arap Emirlikleri).

İnsanlar dinlenme ve eğlenme gibi ihtiyaçlarını gidermek için doğal çevreyi kullanırlar. Bu ihtiyacın giderilmesinde parklar önemli bir yere sahiptir. Dünyada geniş alanlara kurulmuş çok sayıda park vardır.

Bunlardan biri de İstanbul’daki Maltepe Sahil Parkı’dır (Görsel 4.8). Deniz doldurularak inşa edilen parkta yaşam, spor ve eğlence merkezleri yer alır.

Görsel 4.8 Maltepe Sahil Parkı deniz doldurularak inşa edilmiştir (İstanbul).
Görsel 4.8 Maltepe Sahil Parkı deniz doldurularak inşa edilmiştir (İstanbul).

Zamana bağlı olarak insanların su kaynaklarını kullanım biçimleri değişmiştir. Özellikle su kaynakları bakımından fakir olan ülkelerde bu durum daha iyi gözlemlenebilir. Örneğin Libya, Suudi Arabistan ve Ürdün gibi su sıkıntısı yaşayan ülkeler teknolojinin gelişmesiyle fosil su kaynaklarından önemli ölçüde faydalanmaya başlamıştır (Görsel 4.9).

Fosil sular milyonlarca yıl önce düşen yağışların yer altında birikmesiyle oluşan sulardır. Su problemi yaşayan birçok ülke sanayi ve tarım gibi farklı amaçlarla bu sulardan yararlanır.

Görsel 4.9 Suudi Arabistan’da fosil su kullanılarak oluşturulan tarım alanlarının gelişimi
Görsel 4.9 Suudi Arabistan’da fosil su kullanılarak oluşturulan tarım alanlarının gelişimi

 

Yorum yapın