İkinci Dünya Savaşı Sonrası Irak – Baas Hareketi

Irak, II. Dünya Savaşı’ndan 1960’lara kadar Batı yanlısı bir politika izledi. 1954’te Bağdat Paktı içinde yer aldı.

1958’de General Kasım liderliğindeki askerî müdahale ile krallık yıkılarak cumhuriyet ilan edildi. Yeni rejim Bağdat Paktı’ndan çekildi.

1963’te iktidara gelen Irak BAAS Partisi, aynı yıl karşı bir darbeyle yönetimden uzaklaştırıldı. 1968’te General Ahmet Hasan al-Bakr liderliğindeki Baasçılar yönetimi yeniden ele geçirdi.

Baas yönetimi, ekonomik ve askerî yardım aldığı SSCB ile 1972’de Sovyet-Irak Dostluk Antlaşması’nı imzaladı. Irak’ın Batılı ülkelerden uzaklaşması, Batılı ülkelerle iyi ilişkiler içinde olan İran’daki Şah rejimini tedirgin etti.

1970’te İngiltere’nin Basra Körfezi’nden çekilmesi, İran ile Irak arasında Basra Körfezi’ne egemen olma mücedelesini başlattı. Cezayir’in araya girmesiyle imzalanan 1975’teki Cezayir Antlaşması ile Şattülarap Su Yolu’nun en derin yeri sınır kabul edildi, gerginlik bir süreliğine ertelendi.

BAAS Hareketi (Hizb el-Arabi el-İştiraki)

BAAS Partisi, 1943’te Şam’da bir Hristiyan olan Michel Eflak ve bir Müslüman olan Salah el- Bitar tarafından tek bir Arap ulusu yaratmak, Arapları yabancı boyunduruğundan kurtarmak ve sosyalizmi uygulamak için kurulmuştur.

Bu girişim Irak, Ürdün ve Lübnan’da benzer faaliyetlerin ortaya çıkmasına yol açmıştır. “Birlik, hürriyet, sosyalizm” sloganını kullanan BAAS, Araplar arasında dinsel ve mezhepsel farklılıkları reddettiği ve Arap birliği temelinde bir milliyetçilik geliştirdiği için laik olarak nitelendirilmekle birlikte İslam dinini, Arap ulusçuluğunun ayrılmaz bir parçası olarak görüyordu.

Saddam Hüseyin

Baas partileri iktidar oldukları ülkelerin ordularıyla iç içe geçmişlerdir. Baas, Suriye’de 1953’ten beri iktidardadır. Irak’ta ise 1963’te iktidara gelen Baas, 1968’de bir darbeyle yönetime tam egemen oldu. 1979’da yeni bir darbeyle Saddam Hüseyin, Baas’ın iktidarını 2003’e kadar sürdürdü.

Yorum yapın