Evrensel Ahlak Yasası

Kişi veya toplum, kendi ahlak sisteminin en doğrusu olduğu iddiasında ve başka toplumların kendisiyle çelişen ahlak kurallarını yadsıma çabasındadır.

Peki, bütün insanlar için ortak olarak benimsenen ahlak yasaları var mıdır? Herkes için iyi ya da kötü kabul edilebilecek eylem ölçütleri veya değerleri var mıdır?

Evrensel ahlak yasasının mümkün olmadığını ileri sürenlere göre iyi ve kötü davranışlar; kişi, toplum, kültür ve çağa göre değişmektedir. Örneğin yaşlı ebeveynleri bakım evlerine yerleştirmek bazı toplumlarda kötü, bazı toplumlarda ise iyi olarak değerlendirilmektedir. Kişilere ait bireysel ahlak kurallarının varlığından da söz edilebilir.

Kişi, iyi ve kötü üzerine çağından ve toplumundan farklı düşünebilir. Bu farklı düşünceler herkes için geçerli bir ahlak yasasının olamayacağı fikrinde birleşir. Bu görüşlerden faydacılık, her bireyin kendi çıkarlarına göre ilke ve davranışlar belirlediğini; hazcılık, insanların bireysel mutluluk ve hazlarının peşinde olduğunu; egoizm, kişinin kural ve davranışlarının temeline kendini koyduğunu; anarşizm ise herkesin ortak çıkarları olamayacağını savunur.

Bu görüşlere karşıt olarak herkes tarafından kabul edilen evrensel ahlak yasalarının mümkün olduğunu savunan görüşler vardır. Bu görüşlerden utilitarizm, olabildiğince çok insana fayda sağlayacak ortak ahlaki yasaların mümkün olduğunu savunur. Sezgicilik, insanın sezgilerine uyarak iyi ve kötüyü ayırt edebileceğini; erdem etiği ise insanları mutlu edebilecek ahlaki tutumun bilgiyle sağlanabileceğini savunur.

Ahlaksal determinizm görüşü, Tanrı’nın buyruklarının ve zorunlulukların farkında olunmasının nesnel bir ahlak oluşturulabileceğini savunur. Ödev ahlakı görüşüyle Kant, evrensel ahlak yasasını “Öyle eyle ki eyleminden çıkarılacak kurallar herkes için geçerli olsun.” ifadesiyle özetler (Şekil 3.3).

Evrensel ahlak yasası
Şekil 3.3: Evrensel ahlak yasası

Yorum yapın