Dandanakan Savaşı ve Sonraki Gelişmeler

Dandanakan Savaşı ve Danadanakan Savaşı’ndan sonraki gelişmelere bakalım.

Gazneliler ordusunun arka arkaya iki defa yenilmesinden sonra durumun ne kadar ciddi olduğunu anlayan Sultan Mesut, 300 savaş fili ile destekli 50 bin kişilik atlı ve yaya birliklerden meydana gelen ordusunun başına geçerek Selçukluların üzerine yürüdü. Amacı Selçukluları tamamen Horasan’dan çıkarmaktı.

Selçuklular, başlangıçta bir meydan savaşını göze alamadılar. Gazneliler ordusunun ilerlemesi karşısında devamlı çekilerek onları yıpratma savaşına giriştiler. Ara hücumlarla ve aralıksız yaptıkları baskınlarla Gazneliler ordusuna önemli kayıplar verdirdiler. Ayrıca bu taktiğin bir gereği olarak bir taraftan Gazneliler ordusunu kendileri için uygun yerlere çekerken diğer taraftan onların geçeceği yerlerdeki kuyuları kapatıyorlar, her türlü yiyecek maddesini yok ediyorlardı. Böylece, Gazneliler ordusuna endişe ve korku dolu zor günler yaşatıyorlar ve onları hem maddeten hem de manen çökertiyorlardı. Gerçekten de Selçukluların uyguladıkları taktik sonuç vermekte gecikmedi; Gazneliler ordusunda panik ve yılgınlık baş gösterdi.

Sonunda Selçuklular, Merv yakınlarındaki Dandanakan Kalesi önünde meydan savaşını kabul ettiler. Son derece hareketli olan Selçuklu birliklerinin durmadan tekrarladıkları vurma ve geri çekilme taktiği üç gün sürdü. Zaten bitkin olan Gazneliler ordusu, bu şiddetli saldırılar karşısında daha fazla dayanamadı, bozguna uğradı. Selçukluların eline büyük ganimet geçti (23 Mayıs 1040).

Daha önceki çarpışmalarda olduğu gibi bu savaşta da zaferin kazanılmasında Çağrı Bey başlıca rol oynadı. Sultan Mesut ise, Hindistan istikametinde kaçarken kendi adamları tarafından öldürüldü. Dandanakan Savaşı’nın kazanılmasında Çağrı Bey’in çok önemli gayretleri olmuştu. Bu konuyla ilgili aşağıdaki metni okuyunuz.

Danadanakan Savaşı’ndan Sonraki Gelişmeler

Dandanakan Zaferi’nden sonra Cuma namazını takiben yapılan toplantıda Tuğrul Bey yeniden tahta çıkartılarak “Horasan emiri” sıfatıyla selamlandı. Bunun yanı sıra Türkistan hanlarına, Ali-Tigin oğullarına, Böri-Tigine, Aynu’d-devleye ve Türkistan ileri gelenlerine kazanılan zaferi bildiren mektuplar yazıldı. Kısa bir süre sonra Merv’de toplanan kurultayda ise ortak idarenin devam ettirilmesi fikri benimsendi. Fethedilen topraklarla birlikte ileride fethedilecek topraklar, hanedan üyeleri arasında paylaştırıldı.

Buna göre, Merv merkez olmak üzere Serahs ve Belh dâhil Horasan’ın Ceyhun ile Gazne arasında kalan doğu kısmı Çağrı Bey’e; Büst, Herat, İsfizar, Busene ve Sistan ile etrafında zapt edeceği yerler Musa Yabgu’ya; Nîşabur merkez olmak üzere ileride fethedilecek olan batı toprakları da Tuğrul Bey’e verildi. Musa Yabgu’nun oğlu Hasan Yabgu babasının yanında bulunmaktaydı. Çağrı Bey’in büyük oğlu Kavurd Bey, Tabes ile Kirman taraflarını fethe memur edildi. Hanedanın diğer üyelerinden Tuğrul ve Çağrı Beylerin üvey kardeşi İbrahim Yınal, Arslan Yabgu’nun oğlu Kutalmış ve Çağrı Bey’in oğlu Alp-Sungur Bey Yâkûtî, Tuğrul Bey’in yanında kaldılar. Tuğrul Bey, bunlardan İbrahîm Yınal’ı Hemedan ve Dinever, Yakuti’yi Ebher, Zencan ve Azerbaycan, Kutalmış’ı ise Gurgan ile Damgan’a gönderdi.

Yine kurultayda, kurulan devletin tanınmasını sağlamak için Abbasi halifesine mektup yazılmasına karar verildi. Hanedanı temsilen Tuğrul Bey tarafından yazdırılan ve elçi Ebu İshak el-Fukka’i ile Bağdat’a gönderilen bu mektup, devletin daha kuruluşunda Sünniliğe ve Abbasi hilafetine bağlılığını göstermesi açısından önemlidir.

Dandanakan Zaferi’nin ardından artık  Gaznelilerin  Horasan’da  tutunabilmesi imkânsızdı. Nişabur kısa sürede yeniden Selçuklu hakimiyetine girdi ve Tuğrul Bey’in siyasi-idari merkezi hâline geldi. Tuğrul Bey, bürokratik işleri yürütmesi için Amidu’l-Mulk el-Kunduri (Ö. 456/1064)’yi vezir tayin etti. Tuğrul Bey Nişabur’a yerleşirken Çağrı Bey de Gazneli Hacib Altuntak’ın idaresinde bulunan Belh şehrini ele geçirmişti. Hakimiyetini kısa sürede daha da genişleten Çağrı Bey, Nişabur’un doğusunda kalan bölgelerde hutbeyi el-Meliku‘l-mülûk unvanıyla kendi adına okuttu. (Osman Gazi Özgüdenli, Selçuklu Tarihi El Kitabı, Editör, Refik Turan s,55,56)

 

Büyük Selçuklu Devleti (1040-1157)

Selçukların Kökeni | Selçuk Bey’in Müslüman Olması ve Arslan Yabgu
Dandanakan Savaşı ve Sonraki Gelişmeler
Tuğrul Bey Dönemi (1040-163)
Alp Arslan Dönemi (1063-1072)
Malazgirt Meydan Savaşı (26 Ağustos 1071)
Melikşah Dönemi (1072-1092)
Büyük Selçuklu Devletinde Taht kavgaları ve Berkyaruk Dönemi
Mehmet Tapar Dönemi (1105-1118) 
Sultan Sancar (Sencer ) Dönemi (118-1155)
Oğuz İsyanı ve Büyük Selçuklu Devletinin Yıkılışı ve Nedenleri
Büyük Selçuklu Devleti’nin Toprakları Üzerinde Kurulan Devletler ve Atabeylikler

Yorum yapın