Büyük Millet Meclisi Hükümetine Karşı Ayaklanmalar, Nedenleri ve Sonuçları Nelerdir?

Büyük Millet Meclisinin (BMM) açılması ile Türk milletinin tarihinde yeni bir dönem başlamış ve millî egemenliğe dayalı, yeni bir devletin temeli Ankara’da atılmış oldu.

Başka bir ifade ile BMM’nin açılmasıyla millî egemenliğe dayalı, tam bağımsızlığı hedefleyen yeni bir devlet kurulmuş oldu. Osmanlı parlamentolarının aksine bu Meclis millî özellikler taşımaktaydı.

BMM, egemenliğin kaynağının tek kişiye ait olmadığını kabul etti. Artık millet, kendi geleceğine karar verecekti. Mustafa Kemal, BMM’nin önemini şu sözleriyle ifade etmiştir:

“Her şey Ankara Millî Meclisinin elindedir. Bu meclisin amacı, millî sınırlar içinde millî bağımsızlığı temindir. Türk milleti, bir bağımsız varlık hâlinde hukukunun onaylanmasından başka bir şey istememektedir.” (Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Atatürk’ün Fikir ve Düşünceleri, s. 149.)

Bu Meclis olağanüstü şartlarda kurulmuş bir savaş Meclisidir. Kararların daha hızlı alınabilmesi amacıyla yasama, yürütme ve yargı yetkisini kendi bünyesinde toplayarak güçler birliği ilkesini uygulamıştır. Bu özellikleri ile Büyük Millet Meclisinin millî bağımsızlığın kazanılmasında ve millî egemenliğin sağlanmasında önemli bir yeri vardır.

Açılan bu ilk Mecliste farklı grupların da varlığı kaçınılmazdı. Bu gruplar arasından Mustafa Kemal, kendisine yakın kişilerden oluşan Anadolu ve Rumeli Müdafaayı hukuk Grubunu kurdu.

Ayaklanmaların Nedenleri

  • İstanbul Hükûmetinin halkın dinî duygularını sürekli istismar etmesi,
  • Osmanlı Devleti’nin siyasal gücünü kaybetmesi nedeniyle Anadolu’da bazı ailelerin otoriteyi ele geçirmek istemesi,
  • Azınlıkların (Ermeni, Rum ve Yahudi) İtilaf Devletlerinin kışkırtmaları ile bulundukları bölgelerde bağımsız bir devlet kurmak için harekete geçmeleri,
  • Bazı Kuvayımilliye birliklerinin Millî Mücadele’ye yardım amacı ile halktan zorla yiyecek, giyecek, silah ve para toplamaları; yeni kurulan düzenli orduya katılmayı redderek kendi başlarına hareket etmeleri,
  • Osmanlı Hükûmetinin, BMM’nin Boğazları ele geçirmesini engellemek ve Anadolu’daki faaliyet alanını daraltmak istemesidir.
Büyük Millet Meclisine Karşı Çıkarılan Ayaklanmalar

İstanbul’un resmen işgalinin hemen ardından hükûmeti kurma görevi Damat Ferit Paşa’ya verildi. Damat Ferit Paşa’nın sadrazam yapılmasının temel amacı, her ne pahasına olursa olsun Anadolu’da millî hareketin güçlenmesini engellemekti.

Damat Ferit Paşa, millî hareketi engellemek için Büyük Millet Meclisi Hükûmetine karşı yoğun bir propagandaya başladı. İlk olarak şeyhülislamdan millî hareketin hatalı ve dine aykırı olduğuna dair bir fetva alarak bunu çoğaltıp İngiliz uçakları ile bütün Anadolu’ya dağıttırdı. Bu fetva ile Mustafa Kemal ve arkadaşlarının dine karşı büyük günah işledikleri duyuruldu.

Yurdunu, devletini ve dinini seven her yurttaşın silahına sarılarak millî hareket sona erdirilinceye kadar savaşması istendi. Bu arada Mustafa Kemal ve arkadaşları, kendilerinin bulunmadığı bir mahkemede yargılanıp idama mahkûm edildi. Bu idam kararları İngiliz uçaklarından atılan bildirilerle bütün Anadolu’ya duyuruldu. Bu arada Osmanlı Hükûmeti Kuvayı milliye hareketine karşı Kuvayı inzibatiye adında bir ordu kurdu.

BMM’ye karşı çıkarılan ayaklanmaların bölgelere göre dağılımını gösteren harita

Ayaklanmaların bastırılması için BMM tarafından Hıyanetivataniye Kanunu (Vatana İhanet Yasası) çıkarıldı. İsyan edenleri yargılamak üzere İstiklal Mahkemeleri kuruldu. Diğer yandan Damat Ferit Paşa’nın olumsuz propagandalarına ve hazırlattığı fetvalara karşı önlemler alındı. Bu amaçla Ankara Müftüsü Rıfat (Börekçi) Efendi başkanlığında çevre illerin müftülerinin birlikte hazırladığı fetva yayımlandı. Bu fetvada hürriyet ve bağımsızlık savaşının haklılığı vurgulanıyordu.

İstanbul Hükümetinin Çıkardığı Ayaklanmalar

  1. Anzavur Ayaklanması
  2. Kuvayıinzibatiya (Halifelik Ordusu) Ayaklanması
  3. Bolu, Düzce, Hendek ve Adapazarı Ayaklanmaları
  4. Yozgat Ayaklanması
  5. Afyon Ayaklanması
  6. Konya (Bozkır) Ayaklanması
  7. Millî Aşireti Ayaklanması
Anzavur Ayaklanması sırasında şehit edilen Alay Komutanı Rahmi Bey

Azınlıkların Çıkardığı Ayaklanmalar

Bu ayaklanmalar Ermeniler ve Rumlar tarafından çıkarılmıştır. Ermeniler, özellikle Fransız işgali altındaki yerlerde Ermeni İntikam Alayları kurarak bir yandan Türk halkına saldırmış, diğer yandan da millî kuvvetlere karşı isyan etmişlerdir. Mondros Ateşkes Anlaşması’ndan sonra Taşnak komitacılarının yönetimindeki Ermeni çeteleri, Doğu Anadolu Bölgesi’nde saldırılarına yeniden başlamışlardır. BMM tarafından Doğu Cephesi Komutanlığına atanan Kâzım Karabekir Paşa, 30 Ekim 1920 tarihinde Ermenileri yenilgiye uğratmış ve ardından 3 Aralık 1920 tarihinde BMM Hükûmeti ile Ermeniler arasında Gümrü Barış Antlaşması imzalanmıştır. Böylece Ermeni ayaklanmaları sonlandırılmıştır.

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde yaşayan Rumlar, Pontus Rum Devleti kurmak için isyan etmişlerdir (Aralık 1920). İngiltere ve Fener Rum Patrikhanesi tarafından maddi ve manevi yönden desteklenen bu ayaklanma kısa sürede Samsun, Bafra, Amasya, Mezifon, Erbaa, Tokat ve kısmen Trabzon dolaylarına yayılmıştır. Pontus çertelerinin çıkardıkları ayaklanmalar ancak TBMM Hükûmetine ait birlikler tarafından 1923 yılında ortadan kaldırılmıştır.

Kuvayı milliye Yanlısı Olup Sonradan Ayaklananlar

  1. Demirci Mehmet Efe Ayaklanması
  2. Çerkez Ethem Ayaklanması
İç isyan çıkaranlardan Çerkez Ethem (Refet Paşa’nın solunda) ve Demirci Mehmet Efe (Refet Paşa’nın sağında)

Yorum yapın